10 Haziran 2009 Çarşamba

‘Bir Arkadaşa’

‘Bir parça bugün gel beni dinle!

Gördün mü şu ömrün ne fená devrine geldik?

Biz halbuki vaktiyle seninle

Bir kerre buluşduk mu saatlerce gülerdik.

Vaktiyle bizim hicvimiz etráfı yakarken

Bilmem ki nasıl oldu da boş sözlere kandık?

Biz çifte pınarlar gibi hep şar-şar akarken

Gel söyle neden şimdi tıkandık?’

fazıl ahmed

19 Nisan 2009 Pazar

hannibal

toprak ana dediğiniz aslında hansel ve greteldeki cadının ta kendisi.
sizi daha keyifli ve uzun süre kemirebilmek,çürütebilmek için besleyip büyütüyo..bunu da başkalarının etlerinden ve kemiklerinden ürettiği ağaçla ve börtü böcekle yapıyor...toprak hiç de masum değil...

manifesto.

you like to show..
well we all like to see , we all like to peek..
we will consume you like dolls of plastic..ready to fuck..
you like to hang out.. we all like to hang..hang on..
we will hang you like dead meat on our screens..
on our liquid crystal displays..
you will die on laptops. in the luminiscence of our florescent worlds..
in deed you are there to be seen..
we will pamper your ego and fuck you again and again..
till you are down..till you turn red.. till you turn to dust and mist into the thin air..
and love the next in the same fashion..
you are a part of this catalog
webloging is exhibitionism.

27 Kasım 2008 Perşembe

restoranda

dün bir çıktım tünelden,
kovayla yağıyor rahmet,
açlık bir yandan
rüzgar bir yandan..
gidip çöktüm tranvaya,
tranvay da tranvay ha!
bir restoran,on numara..
bir dürüm söyledim tavuklu,
vakit vardı
düşündüm.
sorular geçti,cevaplar geçti
bir çift güzel bacak geçti
günlük muhasebeyi yaptım
yazdım alt alta
topladım,çıkardım
tutmadı
düşündüm
dürüm geldi yedim içtim
bi sigara çekti canım,baktım kaldım camdan
kağıt yoktu,kalem yoktu
yazdım kafamdan 
halbuki kafadan işlem yapamam,
düşündüm.
kapıdan eski bi hayranım girdi (cidden)
enine baktım boyuna baktım
boy pos muazzam
bir ısırık kaptım ayı gibi,
bir yudum koladan
düşündüm.
bütün yer yön zarfları geçti
emrah geçti,onur geçti
anam babam geçti
hava geçti su geçti
düşündüm.
ucuz asansör müzikleri geçti fondan
ahu tuğba geçti,nuri alço geçti
salih kırmızı geçti,
adını bilmem bi ton figüran geçti
mahallenin abisi olmuştular çoktan,
tanıdık tanımadıktılar,
hattızatında yan komşuydular,
antalya geçti,seksenler geçti
piz buin geçti,
düşündüm.
amerikan servisten kağıt yırttım,kalem aldım komiden
yazdım yazdım
düşündüm.
baktım durmuş yağmur,
söyledim hesabı getirdi çocuk,
verdim bi on kaat yolladım,
bi dürüm bi kolaya on kaat iyi para lan,
bir daha düşündüm
koydum götüne.




12 Kasım 2008 Çarşamba

sox

shoot the kid

leave the gun

take the cannoli

oha

keep it clean

loosen up

make it work

get it done

bring me loose

save the day

let it go

bring it on

make it happen

charging up

moving forward

22 Ağustos 2008 Cuma

manzara

deniz
deniz
deniz
boğaz köprüsü

mart

mart ayının sonu saat 3-4 güneşleri,
burnumda tüter apartman çocuklarının boş gezişleri,
teneke kutuları tepişleri,
lojmana taşınırken lahmacun söyleyişleri.
söylesin piskoloji okuyan küçük hanım,
açıklasın bu iç çekişleri.

mart ayının sonu saat 3-4 güneşleri,
bu aralar açık sarı günler,
söylesin orhan ve ismet beyler
başa gelmeden dile düşmez mi sözler?

art

all the art directors will sooner or later
realise, art needs no directon.

derin derin

çek baba çek çek derin derin
karşıya geçerken
ve deniz biterken
motorun üstünde,
derin derin

çek içine derin derin
kucağına atarken şehrin
dökülürken boyası herşeyin
biterken günlerin
derin derin

çek baba çek çek derin derin
hava güzel mevsim sıcak
ne var ki sıkılacak,
umudum yok benden benim.

çek baba çek çek derin derin
karşıya geçerken
ortasında bişeylerin
derin derin

30 Mayıs 2008 Cuma

keep away,keep your black ships away
ıve got seven oceans to cross
these are the strangest days ıve been through
hung myself on a liars cross
farewell farewell to the word as ı know
alas those were false signals of life
wrapped in plastic,wrapped to rot
pull the plug turn me off have me undone
these voices whisper the very wicked way
as ı stare stoned to the evening sky
ı dream the single serving dreams of paper lives
stepping on each other to reach new highs
shine on shine like hell my mirror eyes
shine like medals for greedy pasts
ı need more glamour,to ride new labor
ı need white flavor to feed my lust
crash boom bang boom crash boom bang
synthetic heroes, plastic fangs
crash boom bang boom crash boom bang
captive honor invisible hands

perişan

cennet bir adım uzağımda
şeytan kulağıma fısıldar
türlü türlü sesler çocukken duyduğum
ve sular gmüşçe pırıldar
gün yolu tutmuş yarısında
gölgeler artık uzunlar
yükseklerde bir yer var
arşın tam göbeğinde
beni orda bulurlar
bir burdayım bir olmak istediğim yerde
uykuyla uyanıklık arasında
gürültüler doluyor gözlerimden içeri
hınca hınç ruhum huzur isityor
sana ne dediysem boşver
ne dediysem yalan
dilimi kesmişler kan akmaz olmuş
zahir külli nefs el perişan

FOKOMEL

her atılımın hazin sonu"e hadi"ler
"aman dikkat"ler
ve 
"bu sefer"ler...
karnimda agrıyan
binlerce ask sarkisina
talidomid ve toplu mezarlar

var tam karsimiza dikilmis yepyeni asirlar
büyük hayaller
ve parasal kisitlar
I AM A COWARD
I AM THE LONELY EYE
I AM A FLY AND
I AM AFRAİD TO DİE
PİCK UP THE PİECES
I HİD THEM SOMEWHERE
SO THAT YOU CANT FİND
CAUSE THEY HİT THE BLACK SWANS
LOVE İS SO SENSLESS
LOVE İS A BEEHİVE
FASTEN YOUR SEATBELTS
JUDİTHS' ABOUT THE CRY
I AM A SHOTGUN
POİNTED TO YOUR HEAD
THİS İS A LOVE SONG
iN BLACK AND BLOOD RED

BET YOUR TERADROPS WİLL WASH YOUR SİNS AWAY
ALL THESE MORPHİNE WONT HELP TO EASE YOUR PAİN

I AM THE DARK YOU CANNOT HİDE
İ AM YOUR DARK SELF İNSİDE
I AM THE MAZE NOW
YOU ARE MY BLİND RAT
DİG TO GO DEEPER
YOULL FİND İT SOMEWHERE
CHARGE UP YOUR GUNS NOW
COME OWER HİT ME
THİS TİME İ WONT STOP
BE SO KİND TO KİLL ME
I LOVE THE TORTURE
İT HAS A FUN SİDE
VİCİOUS AND WİSER
BİTTER AND VILE

29 Mayıs 2008 Perşembe

her türk:

her türk asker doğar, çoğu türk fakir ölür.

14 Ekim 2007 Pazar

simple: kill people for people with people

18 Eylül 2007 Salı

1-

zahid bizi tan eyleme..
hak ismin okur dilimiz,
sakın efsane söyleme
hazrete varır yolumuz.

sayılmayız parmak ile,
tükenmeyiz kırmak ile.
taşramızdan sormak ile,
kimse bilmez ahvalimiz.

erenlerin çoktur yolu,
cümlesine dedik beli.
gören bizi sanır deli,
usludan yeğdir delimiz.

muhy-i sana ola himmet,
aşık ise cana minnet.
cümle alemlere rahmet,
saçar şu yoksul elimiz.